KAPİTALİZMİN KRİZLERİ: DÖNÜLMEZ AKŞAMIN UFKUNDA MIYIZ? - Mustafa Durmuş

2008 yılında patlak veren küresel finansal krizin üzerinden 10 yıl geçti. Kapitalizm (krizinden tam olarak çıkamamışken), dünya yeni bir küresel resesyonla karşı karşıya kaldı. Gelişkin kapitalist ekonomilerde bir yandan durgunluk hali sürüyor, diğer yandan finansal piyasalarda yeni balonlar şişiriliyor. Bu gelişmeler yeni bir finansal krizin ayak sesleri olarak algılanırken, yeni bir borç krizinin patlamasının an

AKP, MEB ve okullar: Eğitimsizlik, eşitsizlik, özgürlüksüzlük - Adnan Gümüş

Bundan 200 yıl kadar önce, Hegel Çin’den söz ederken “Eşittirler ama özgür değildirler” diyor. Çin ve Uzakdoğu en azından bizim kadar eşitsiz değil, okul başarıları da son yıllarda çok toparlanmış, PISA göstergelerine göre oldukça iyi, mevcut dünya ortalamalarında en üst sırada. YA OSMANLI VE TÜRKİYE? HELE DE AKP TÜRKİYE’SİNİN DURUMU NEDİR? Yeni bir eğitim öğretim yılı

Eşitsizliğin ve adaletsizliğin gölgesinde bir spor branşı: Kadın Futbolu

Şu günlerde Fransa’nın ev sahipliğinde kadın futbolunun en büyük organizasyonu Dünya Kupası oynanıyor. Ama ne yazık ki büyük bölümü asparagas transfer haberleriyle dolu spor sayfalarının çoğunda bu büyük heyecan kendine yer bulamıyor. Kadın futbolu sadece Türkiye’de değil dünya genelinde de birçok zorlukla savaşıyor. 7 Haziran’da başlayan ve Fransa’nın ev sahipliğinde gerçekleşen FIFA Kadınlar Dünya Kupası

Devlet ve toplum: İmam hatip bahçesinde Manuş Baba - Hakkı Özdal

Bir Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi bahçesindeki olay, devlet ve toplum arasındaki güncel gerilimin türev fonksiyonlarından biri gibi görünüyor. Hançerelerinden bağırarak şarkı söyleyen kız çocukları onlara dikilmek istenen gömleğe sığmıyor. Sert ve zorlu bir dönüşümün eşiğindeki Türkiye de, sesleri kısmaya çalışan bir ‘otorite’nin giderek daralan örtüsünün altına sığmıyor. İstanbul’un Anadolu yakasında ‘laik hassasiyetleri’ ile bilinen

Galip Yalman: Sosyolojik tabloda değişim yok

Doç. Dr. Galip Yalman, ‘İstanbul ve Ankara önemli ama Türkiye’nin coğrafi sosyolojik tablosunda çok müthiş bir değişimin habercisi gibi gelmiyor bana’ dedi. Emekli öğretim görevlisi Doç. Dr. Galip Yalman, 31 Mart yerel seçim sonuçlarını değerlendirdi.ODTÜ Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde ders vermeye devam eden Yalman, İstanbul ve Ankara iktidara karşı çoğunluk oyu çıkarsa da Türkiye’nin

Toplum olarak depresyondayız

Toplumsal boyutta ciddi travmalar yaşandığı bu dönemde mevcut iktidarın ve yandaş partiler ve iktidara yakın gazete-TV gibi araçlarla desteklenen baskılar ve türlü uygulamalar sonucunda, hangi sorunların toplumsal anlamda psikolojik bir bozulmaya yol açtığını Prof. Dr. Adnan Erkuş’la Yeni Yaşam’dan Yusuf Gürsucu konuştu. *Toplumlarda önyargı nasıl ortaya çıkar? Yönetenlerin toplumsal psikoloji üzerinden bir algı yarattıkları ve

BERMUDA ŞEYTAN ÜÇGENİ: YOKSULLUKLAŞMA, YOLSUZLUK VE OTORİTERLEŞME (2): Yoksulluk, piyasalar ve devlet - Mustafa Durmuş

Dünyada eskisinden daha fazla dolar milyarderinin olduğunu ve sayılarının giderek arttığını biliyoruz. Ancak bildiğimiz bir diğer şey, kendilerini dünyanın efendileri olarak gören bu süper zenginlerin servetleri rekor düzeyde büyürken, dünyanın geri kalanı giderek yoksullaşıyor olması. Bu olumsuz gelişimde devletlerin de sorumluluğu var. Çünkü günümüz kapitalist devletleri ağırlıklı olarak finans sektöründeki yüksek rant gelirlerinden elde edilen

En zengin 26 kişinin serveti, dünya nüfusunun yarısının gelirine eşit

Yoksulluğa karşı çalışmalarıyla bilinen yardım kuruluşu Oxfam, Davos’ta yarın başlayacak olan Dünya Ekonomik Forumu öncesinde yıllık raporunu yayımladı. Raporda, dünyanın en zengin 26 milyarderinin, dünya nüfusunun en yoksul yüzde 50’sini oluşturan 3,8 milyar insanın toplam varlığına eşit servete sahip olduğu bildirildi. “Kamu yararı mı, özel servet mi?” başlıklı raporda, servetin giderek daha az sayıda elde

BREXIT, KÜRESELLEŞME VE ROSA LUXEMBURG’UN ÖNGÖRÜSÜ - Mustafa Durmuş

İngiltere’de muhafazakâr May Hükümetinin Brexit ile ilgili, Avrupa Birliği (AB) ile uzlaşarak parlamentoya getirdiği anlaşma ezici bir çoğunlukla reddedildi. Bu oylamada iktidar partisinin milletvekillerinin yarıya yakın kısmı da muhalefet ile birlikte “hayır” oyu kullandı. Bu gelişme bir politik krize neden olmadı, zira ardından yapılan güven oylamasında (çok dar bir çoğunlukla da) olsa May Hükümeti güvenoyu

Eğitimde cinsiyet eşitsizliği artıyor

Ekonomik kriz ortamında, siyasi iktidarın cinsiyetçi politikalarının da bir sonucu olarak, krizin etkilerini azaltabilmek için birçok ailede önce kız çocuklarının eğitim masraflarından vazgeçileceği, bunun da okulu bırakma oranlarını kadınlar aleyhine artıracağı açık. Türkiye’de kadınları geleneksel rollerle aile içinde tanımlayan politikalar toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ve ayrımcılığı artırıyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun 2018 Küresel Toplumsal Cinsiyet Uçurumu Raporu’na göre