YYÜ İlahiyat Fakültesi’nde yaşanan tacizle ilgili açıklama yapmak isteyen öğrenciler, gönderilen mesajla yurt ve okuldan atılmakla tehdit edildi Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) İlahiyat Fakültesi Din Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şakir Gözütok’un, çok sayıda kadın öğrenciyi taciz ettiği iddiasıyla ilgili bugün açıklama yapmak isteyen öğrencilere mesaj gönderilerek, açıklamaya katılmamaları yönünde tehdit edildi. Öğrenciler,
Prof. Atilla Girgin, doktora jurisi olarak bulunduğı İÜ İletişim Fakültesi’nde etek boyunu kısa bulduğu öğrenciye hakaret ettiüzerine yürüdü, tepki gösteren bir öğrencinin de çenesini tuttu. İstanbul Aydın Üniversitesi İletişim Fakültesi TV Haberciliği ve Programcılığı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atilla Girgin, dün doktora jurisi olarak bulunduğı İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde etek boyunu kısa bulduğu kadın
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nden Prof. Şakir Gözütok’un kadın öğrencileri taciz ettiği ortaya çıktı. Suç duyurusu yapan öğrencilerin ailelerini tehdit ettiği belirtilen Gözütok hakkında idari soruşturma başlatıldı. Polis ise kameraları incelemeye aldı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) İlahiyat Fakültesi günlerdir yaşanan sistematik taciz olayıyla çalkalanıyor. İlahiyat Fakültesi Din Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı, Ensar Vakfı Üyesi ve
Burada bağır çağır şunu demek istiyorum: Siz kimsenin idealleştirdiği bir kadın olmak zorunda değilsiniz Sesimizi daha güçlü çıkaracağız. Sonda söyleyeceğimi başta söyleyerek kendi metnimle kavga etmezsem olmaz. Zira bence kavga kelimesindeki olumsuz ve yıkıcı anlamı çıkartmadığımız müddetçe kavga vermenin mücadele etmek olduğunu anlama konusunda zorlanabiliriz. Çünkü bir şeyin kavgasını vermeden o güçlüğün üstesinden gelmek zor.
Büyük harflerle sorulması gereken sorular var böyle bir meselede. Toplumsal cinsiyet tartışmalarının ise bir fobi olduğu bir akademide cevabı aranabilecek büyük harfli ilk soru ise bence neden sorusu. Akademiyi akademiye anlatmak çok zor bir uğraş. Zorluğu ise bence bunun bir parçası olarak bunu yapmaya çalışmak. Peki ya evin içinde derken tartıştıklarımızı bir adım daha ileri
Elbette ki bu anlatılanlar sadece kadınlar tarafından yaşanmamakta. Yani aldığım ilk itiraz bu yönde oluyor çoğunlukla. Ancak bir de bu meseleye toplumsal cinsiyet perspektifi ile baktığımızda çok daha ilginç tablolarla karşılaşabiliyoruz. Akademide kadın emeği tartışması yapmak için daha önce yapılan çalışmalara baktığımızda klasik anlamda kullanılan kadının görünmez emeği ve yeniden üretim gibi kavramların akademiye uygulandığı
Mobbing, taciz, tecavüz, saldırı ve benzeri kelimeler/kavramlar bazen içinde bulunduğumuz durumları aktarmaya yetmeyebiliyor. Bazen bu tecrübelerimize isim koyamasak da aslında bunun içten içe bir hak ihlali olduğunu biliyoruz. Olur. Hem de hiç beklemediğiniz insanlar, beklemediğiniz yerlerde beklemediğiniz davranışlarla sizi taciz edebilir. Siz bunu anlayamayabilirsiniz. Anlasanız dahi nerede ne diyeceğinizi bilemeyebilirsiniz. Ben bu yazıda size aslında
Karara göre sınavlar, biri kadın öğretim elemanı olması şartıyla en az iki kişiden oluşan bir jüri tarafından yapılacak. Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan B.’nin, veteriner Ç.B.’ye (23) cinsel istismarda bulunmasının ardından fakülte kurulu tarafından şaşırtan bir ‘taciz önlemi’ kararı alındı. Kurulun, “Fakültemiz Anabilim Dalları’nca yapılmakta olan sözlü sınavların, biri kadın öğretim
Akademideki ahlaki çöküşü daha iyi kavrayabilmek için bu durumun sistemik ve çok katmanlı olduğunu görmek gerekir. Taciz, tecavüz ve cinayet gibi kişinin rızasını hiçe sayan ve varlığını tehdit eden, hatta ortadan kaldıran uç örnekler önce medyanın sonra da toplumun dikkatini çekiyor. Oysa bunların dışında daha dolaylı hak ihlalleri yaygın bozulmanın başka boyutunu ortaya koyuyor. Ankara
Ankara Üniversitesi Cinsel Taciz ve Cinsel Saldırıya Karşı Destek Birimi temsilcileri, Veterinerlik Fakültesi’nde öğretim görevlisi olan H.B’nin bir kadın veteriner hekimi cinsel saldırıya maruz bırakmasına ilişkin basın açıklaması yaptı Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’nde öğretim görevlisi olan Hasan Bilgili, kendisine ait klinikte çalışan bir kadın veteriner hekimi tecavüze maruz bırakmıştı. Olayın ardından Bilgili hakkında daha öncesinde
