Yurtdışından Türkiye’ye giriş yapmak isterken geri çevrilenlerden olan A.U. isimli kişiye, İzmir’deki havalimanındaki yöneltilen ‘Solcu musun?’ sorusu Meclis gündemine taşındı. CHP’li Antmen, Soylu’ya, “Gelen bir Türk vatandaşına ülkeye girişte ‘Solcu musun?’ sorusu yöneltildiği doğru mudur?” diye sordu
CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, Birgün’de yayımlanan ‘Solcu musun’ diye sorup ülkeye almadılar’ başlıklı haberimizi Meclis gündemine taşıdı.
CHP’li Vekil, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na bir soru önergesi verdi.
‘Solcu musun’ diye sorup ülkeye almadılar ‘Solcu musun’ diye sorup ülkeye almadılar
CHP’li Antmen, önergesinde şu ifadelere yer verdi:
“8 Ağustos 2018 tarihli BirGün Gazetesinde yer alan habere göre; Yurtdışından Türkiye’ye giriş yapmak isteyen çok sayıda kişi, ‘ihbar nedeniyle’ geri çevrilmektedir. İddialara göre bir yolcuya da Türkiye’ye girişte görevliler tarafından ‘Solcu musun?’ sorusu yöneltilmiştir. Konuyla ilgili olarak, Alman Sol Partili bir milletvekilinin soru önergesine verilen yanıtta, son yedi ayda 54 Alman vatandaşının Türkiye’ye girişine izin verilmediğini ortaya çıkarmıştır. Avrupa genelinde ise bu sayının daha fazla olduğu tahmin edilmektedir. Gelen bilgilere göre, sosyal medya paylaşımları, politik faaliyetler ve ihbarlar nedeniyle takibe alınarak, ülkeye sokulmayan ve herhangi bir gerekçe gösterilmeden sınırdan geri çevrilen birçok kişi bulunmaktadır.”
CHP’li Alpay Antmen, Bakan Soylu’ya şu soruları yöneltti:
Son 5 yılda Türkiye’ye girişlerde kaç kişi geri çevrilmiş, kaçının pasaportuna el konuşmuş, kaçı gözaltına alınmıştır? Bu işlemler hangi gerekçelerle yapılmış ve bu kişilerin akıbetleri ne olmuştur?
Gelen bir Türk vatandaşına ülkeye girişte “solcu musun?” sorusu yöneltildiği doğru mudur? Doğruysa bu soruyu soran kişi ya da kişiler hakkında idari ve hukuki işlem başlatılmış mıdır? Buna benzer başka yaşanan olay bulunmakta mıdır? Varsa bunlar nelerdir?
Herhangi bir yargı kararı olmaksızın kişilerin sınırdan geri çevrilmesi, gözaltına alınmasını doğru buluyor musunuz? Bu işlemler kim ya da kimlerin talimatıyla yapılmaktadır?
Bakanlığınıza konuyla ilgili gelen şikâyet sayısı kaçtır? Bu şikâyetler ne şekilde değerlendirilmiştir? Bahsi geçen konuyla ilgili açılan dava bulunmakta mıdır? Varsa bu dava ya da davaların sonuçları ne olmuştur?
***
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer de konuya ilişkin soru önergesi verdi. Çakırözer, Süleyman Soylu’ya şu soruları sordu:
2002-2018 yılları arasında yıllar itibariyle Türkiye’ye kaç kişinin girişine izni verilmedi? Kaçı Türk vatandaşı, kaçı Türk uyruklu ya da başka ülke vatandaşıdır? Türkiye’ye giriş izni verilmeyen kişiler hangi ülkelerdendir? Ülkeler bazında sıralaması nedir? Bu kişilerin kaçı hakkında alıkonulma, gözaltına alınma ya da hakkında bir işlem başlatılmıştır?
Basına çıkan haberlerde dile getirildiği gibi giriş yapan kişilere siyasi görüşleri, etnik, mezhepsel ya da coğrafi kökenleri gerekçe gösterilerek bir yasak getirilmesi uygulaması söz konusudur? Eğer böyle bir uygulama varsa bunun dayanağı ve gerekçesi nedir? Bu uygulamaya ilişkin özel bir düzenleme var mıdır?
Türkiye’nin ikili ilişkilerde sorun yaşadığı ülkelerde ya da o ülkelerde yaşayan Türkiye uyruklulara özellikle zorluk çıkarıldığı iddiaları doğru mudur?
Bu uygulama Anayasamızda ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde güvence altına alınan “seyahat özgürlüğü” hakkının ihlali açısından hukuka aykırı değil midir? Aykırı ise bu uygulamayı yapan kolluk kuvvetleri ve İçişleri bakanlığı görevlileri hakkında işlem başlatılmış mıdır?
Bu uygulamalardan dolayı Türkiye aleyhinde açılmış dava var mıdır? Bu davaların sonuçları ne olmuştur?
Yaşananlara ilişkin açıklama yayımlayan CHP’li Çakırözer, şunları dile getirdi: “Türk vatandaşı, yurtdışında yaşayan Türk uyruklu ve yabancı uyruklu kişilere Türkiye’ye giriş izni verilmemesi insan haklarına aykırıdır. Aynı zamanda Anayasamızın ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerde güvence altına altına alınan ‘seyahat özgürlüğü’ hakkının da ihlal edilmesidir. Bu yönüyle tamamıyla keyfi ve hukuka aykırı bir uygulamadır. Bu çerçevede özellikle ülkemize giriş yapmak isteyen kişilere etnik ve coğrafi kökenleri, siyasi görüşleri üzerinden sorular yöneltilmesi ve özellikle Türkiye’nin ikili ilişkilerde sorun yaşadığı ülkelerin vatandaşlara yönelik bir ayrım yaptığı iddiaları kabul edilemezdir. Bu uygulamayı yapan kolluk kuvvetleri ve İçişleri Bakanlığı görevlileri hakkında soruşturma başlatılmalıdır. Aksi takdirde bu tür yaklaşımlar Türkiye’nin uluslararası alandaki itibarını zedeleyecek ve diğer ülkelerle olan ilişkilerimizi daha da olumsuz etkileyecek sonuçlar doğuracaktır.”
Kaynak: Birgün
Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…
