“Darbeciliğe Karşı Demokrasi İçin Mücadele”

Denizli 78’liler Girişimi, 12 Eylül Askeri Darbesinin 38. yılı nedeniyle, Büro Emekçileri Sendikasında (BES) basın açıklaması yaptı.

“Mücadele Tarihimizin 40. Yılında 78’liler Kuşağının Çağrısı: Darbeciliğe Karşı Demokrasi İçin Mücadele” başlığıyla yapılan açıklamada:

“Bugünkü rejimin kendi sistemini kurduğu gibi 12 Eylül darbecileri de ilk yaptıkları iş Anayasal Parlamenter Düzeni ortadan kaldırmak oldu. Kendilerinden oluşan beş kişilik Milli Güvenlik Konseyi adı altında ülkeyi üç yıl anayasasız, parlamentosuz, yargısız yönettiler. Ağızlarından çıkan her emir kanun oldu.”  denildi.

12 Eylül Askeri darbesinin bilançosu vahşet boyutunda

“12 Eylül Askeri darbesinin bilançosu vahşet boyutunda ağır oldu. Milyon gözaltı, sayısız işkence, işkencede ölümler, 50 idam, hala bulunamayan gözaltında kayıplar, yasaklanan ve yakılan milyonlarca kitap, dergi ve gazete, işinden, okulundan atılan on binlerce işçi, memur, öğrenci, öğretim görevlisi, pasaport verilmeyen vatandaşlıktan çıkartılan, fişlenen ve yaşamları paramparça edilen milyonlarca insanımız ve cezaevindeki katliamlar…” ifadeleri ile dönemin bilançosunu ortaya koyan 78’liler, 12 Eylül’de “Türkiye’yi Ortadoğu’da ABD emperyalizminin ve İsrail’in çıkar bekçisi yaptılar.” diyerek darbenin dış politikadaki sonuçlarına da dikkat çektiler.

38 yıldır devam eden Darbe Rejimi

Darbenin esas amacının Türkiye toplumunun aydınlık geleceğinin önünü kesme çabası olarak tanımlayan Denizli 78’liler Girişimi darbe sonrasında kurulan “sözde” sivil iktidarların “Milli Güvenlik Rejimi çerçevesinde iktidarı darbe rejimi ile bölüştüklerini” ifade ettiler.

Demokrasinin kadükleşmesinin sorumlusu olarak darbe sonrası kurulan hükümetlere dikkat çekilen açıklamada şu ifadeler yer aldı.

“Sivil hükümetlerin demokrasiye ihanetinin bedeli ağır oldu; sistemden umudunu kesen seçmenler Siyasal İslam’a yöneldiler.

Siyasal İslam’ın önü 1980’lerin başında Sovyet sistemini kuşatma stratejisini uygulayan ABD tarafından açılmıştı. 12 Eylül cuntası ise, tüm “çağdaş” ve “Atatürkçü” söylemine karşın, gerçekte ABD’nin “Yeşil Kuşak” politikasına eklemlendi “Türk-İslam sentezi” ismi verilen ve özünde milliyetçi ve İslamcı bir dokuya sahip ideolojiyi bütün topluma dayattı. Artık rejim cumhuriyetçi, laik demokratik ve sosyal bir hukuk devleti değildi. Türkçü ve İslamcıydı.”

Darbeciliğe karşı demokrasi mücadelesini yükseltelim

Açıklamada “Darbeciliğe, faşizme ve siyasal gericiliğe karşı Demokrasi mücadelesini yükseltelim” çağrısı yapan 78’liler basın açıklmasını sonlandırdı.