Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin, “Olağanüstü kurultay toplansın, Kılıçdaroğlu onursal başkan, ben genel başkan olayım” sözleri üzerine CHP’de kurultay tartışması başladı. İnce’nin teklife “hayır” denilmesi durumunda “örgüt kendisi çözecektir” sözleri de delegelerden kurultay için imza toplanacağının işareti olarak yorumlandı.
CHP Genel Merkezinden gelen ilk açıklama “Gündemimizde kurultay yok” oldu. Ancak delegelerin imzasıyla talep edilecek bir kurultay çağrısı karşısında nasıl bir yol haritası izleneceği perşembe günü yapılacak MYK’de karara bağlanacak. Seçimin hemen ardından başlayan kurultay tartışmasını bu talepte bulunan CHP’lilerle konuştuk.
CHP için olağanüstü kurultayın kaçınılmaz olduğunu söyleyen partililer bunun nedenleriyle ilgili şu değerlendirmelerde bulundular:
SEÇMEN SAYISI ARTTI OYLAR DÜŞTÜ: Seçmen sayısı artmasına karşın parti 3.5 puan, yaklaşık 800 bin oy kaybetti. Analizlere göre 3.5 puanın 1.5 puanı ön seçim yapılmamasından kaybedildi. 2 puan ise genel başkan ve parti yöneticilerinin CHP’yi iktidar yapacağına güven duyulmadığı için HDP ve İYİ Parti’ye gitti.
MİLLETVEKİLİ LİSTESİ DEĞİL KURULTAY LİSTESİ YAPTILAR: Muharrem İnce aday gösterilmeden önce CHP’nin oyu yüzde 18.5 ölçüldü. İnce’nin adaylığı ile bu yüzde 22.5’e çıktı. Seçim öncesi bu tabloyu parti yöneticileri Bülent Tezcan, Tekin Bingöl ve Haluk Koç görmüştü. Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na liste hazırlanırken delegeleri tutmak için il başkanlarının aday gösterilmesi, seçim sonrası sıkıntı çıkarabilecek Tüzük Kurultayı’nda ön seçimin kaldırılmasına “hayır” diyenleri liste dışı bırakma önerisi götürüldü. Hazırlanan milletvekili listesi bu şekilde yapıldı, liste 25 Haziran sabahı için tamamen kurultay odaklı hazırlandı.
KAMPANYADA PARA HARCANMADI: CHP kasasında yaklaşık 200 milyon lira vardı ancak seçim için yaklaşık 20 milyon lira ayrıldı, kalan para repoya yatırıldı. Kampanyaya para harcanmadı.
SANDIKLARA SAHİP ÇIKILMADI: Olağanüstü Parti Meclisi toplantısında bir genel başkan yardımcısı 50 bin sandıktan veri alamadıklarını söyledi. Bu “oyların yüzde 25’inden haberimiz yok” demekti. Bir başka genel başkan yardımcısı “sandıkların yüzde 90’ına hakimdik” dedi, bu da “19 bin sandıktan, oyların yüzde 12’sinden haberimiz yok” demek.