Diyarbakır’da ayağından kurşunlanan ve hastaneye kaldırılan 30 yaşındaki 4 çocuk babası Faruk Atman, ameliyat edilmeyi beklerken hayatını kaybetti. Atman’ın akrabaları, doktorun ‘hayati tehlikesi yok’ diyerek ameliyatı sonraki güne ertelendiğini ve Atman’ın 2 saat sonra da hayatını kaybettiğini söyledi.
Diyarbakır’da geçtiğimiz perşembe günü Faruk Atman adlı 30 yaşındaki bir genç tartıştığı bir kişi tarafından ayağından kurşunlandı. Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Atman ‘hayati tehlikesi yok’ denilerek ameliyatı sonraki güne ertelendi. Yaralı halde bekleyen Atman 2 saat sonra yaşamını yitirdi. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı Soruşturma Bürosu ölüm nedenini; ‘Kemik kırığı ile birlikte orta çaplı damar yaralanmasından gelişen dış kanama’ olarak belirledi. Yaşamını yitiren Faruk Atman’ın amcası Hasan Atman, yeğeninin ayak kemiğinin kırık, damarının da yaralı bir şekilde hastane odasında ameliyat edilmeden bekletildiğini ve bu yüzden öldüğünü savundu. Aile, yaşanan ölümün ihmalden kaynaklandığını iddia ederek doktordan ve hastane yönetiminden şikâyetçi oldu. Yaşamını yitiren Faruk Atman, arkasında hamile bir eş ve 4 çocuk bıraktı.
‘Ayağını alçıya alıp normal odaya aldılar’
Sputnik’te yer alan habere göre, hayatını kaybeden Faruk Atman’ın amcası Hasan Atman, yaşananları şöyle anlatıyor; “Yeğenim mahallede tartıştığı biri tarafından ayağından silahla vuruldu. Ardından Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırdık. Yeğenime müdahale ettiler ve ayağını alçıya aldılar. Yeğenimin her tarafı kan revan olmasına rağmen serum bağlayıp normal bir odaya aldılar. Ardından bize, ‘şu an bir beyin kanaması ameliyatının yapılıyor, saat 23.30’da ameliyata alacağız’ dediler. O anda da saat 21.30 civarıydı, yani iki saat ameliyat için bekleyecektik. O bekleme süresince yeğenimin canı yanıyor ayağını da sabit tutamıyordu. Biz ameliyat saatini beklerken doktor yine geldi ve beyin kanaması ameliyatının biraz uzun süreceğini, yeğenimi sabah ameliyat edeceğini söyledi. Ağabeyim öncesinde doktora ‘Olur mu, yeğenim ameliyat için bekleyebilir mi? diye sorduğunda ‘Sorun değil, böyle vakalar bize çok geliyor. Sabah yaparız’ diye cevap aldı.”
Doktor ‘ayağından vurulan biri nasıl ölür, beklemiyorduk’ dedi
Bekleme esnasında yeğeninin acıdan duramadığını belirten Atman “Saat tam gece yarısına yakın yeğenim aniden karnının sancılandığını ve çok acı çektiğini söyledi. Hemen sağlık personelini çağırdık, o da doktorları çağırdı. Yeğenimi ilk kontrol etmeye gelen oradan tesadüfen geçen bir doktordu. Ve bu doktor ‘Bu hasta nasıl bu odada bekletilir’ dedi. Yeğenimin birden nefesi kesildi. Çenesi kitlendi ve bizi dışarı çıkardılar. İçeride yarım saatlik bir müdahalenin ardından ameliyatı sabah yapacağını söyleyen doktor kapıyı açtı ve ‘ayağından vurulan birinin böyle olmasını beklemiyorduk, müdahale ettik ama maalesef hastayı kaybettik’ dedi”.
Aile Şikayetçi
Hastane yönetiminden şikâyetçi olacağını dile getiren Atman, “Kan revan içinde uzanan ve ‘Bir şey olmaz, sabah ameliyat yaparız’ dedikleri yeğenim 2 saat sonra hayatını kaybetti. Biz morga indiğimizde savcı incelemelerde bulundu. Savcıya durumu izah ettik. Savcı bey de otopsi sonucundan sonra durumun netleşeceğini söyledi. Ardından bize verilen belgede yeğenimin silahla yaralanmadan dolayı ‘kemik kırığı ile orta çaplı damar yaralanmasından dolayı gelişen dış kanama’ nedeni ile hayatını kaybettiği yazıyordu. Şu sorunun cevabını çok merak ediyorum, Silahla yaralanarak ayağındaki bir kemiği kırılan ve damarı zarar gören biri neden hemen ameliyata alınmaz? Yeğenim hemen ameliyat edilseydi şu an aramızda geziyor olacaktı. Kesinlikle benim yeğenimi öldüren hastane yönetimi ve personelinin ihmalidir. Ben hastane yönetiminden ve yeğenim ile ilgilenen doktordan şikâyetçiyim” şeklinde konuştu.
Hastane yönetimi: Ameliyat olsa bile yaşanabilecek bir durumdur
Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Mine Bahçıvan da konuya ilişkin şu açıklamayı yaptı: “Söz konusu hasta 12 Temmuz Perşembe günü hastanemize saat 20.10 gibi sevk ile geldiği acil serviste kalp damar cerrahı tarafından damarsal yaralanma açısından değerlendirildiği, damarsal yaralanmanın olmadığı yönünde hekimin notu düşülmüş. Bunun sonrasında hastaya ortopedi uzmanlarımız tarafından belden destekli ateli takıldı. Hastanın damarsal yaralanması yok ama sonuçta büyük damar yaralanması olduğu için hastanın ameliyatı planlanmış. Ameliyathanede ameliyatlar devam ettiği için hasta bekletilmek durumunda kalmış. Ardından gece yarısına doğru hasta fenalaşıp hayatını kaybetmiş. Ölümün; Tıbbi olarak büyük damar kırıklıklarında yaşanan yağ embolisi (pıhtısı) olduğu düşünülüyor. Hekimlerimize durumu sorduğumuzda yorumlar bu yönde oldu. Bu durum ameliyat esnasında veya sonrasında da yaşanabilecek bir durumdur. Ameliyat gerçekleşse bile komplikasyon sonucu pıhtının ortaya çıkması tıbbi bir ihmal değil yaralanma sonucu oluşan bir komplikasyondur.”
‘Müdahale edilir, hastanın şansı varsa kurtulabilir’
Doktorların bu duruma yönelik önlem almasının gerekliliğine yönelik soruya da cevap veren Başhekim Yardımcısı Bahçıvan “Bu öngörülebilir bir durum değildir, ancak müdahale edilir. Hastanın şansı varsa kurtulabilir. Komplikasyon tıp da engel olunamayan olumsuz durum demektir. Hastanın durumu normalken bir anda hastanın yaşadığı olumsuzluktur. Hastanın ‘ex’ durumu damarsal yaralanmadan kaynaklanmıyor” dedi.
Kaynak: Siyasihaber
Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…