Cumhurbaşkanlığı tarafından “100 günlük Eylem Planı” kapsamında Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan aile hekimlerinden check-up hizmeti tartışmaları da beraberinde getirdi. Aile Hekimleri Federasyonu (AHEF) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. H. Şenol Atakan, ciddi endişelerinin bulunduğunu belirterek “100 günlük eylem planı içerisine check- up uygulamasını koyan bakanlığın bizzat kendisi, şu an dahi verdiği aile hekimliği uyum eğitimlerinin yazılı ve görsel dokümanlarında check up uygulamasının ne kadar gereksiz olduğunu tüm ispatlarıyla ortaya koymuştur” dedi.
Dünya üzerinde hiç kimsenin “check- up olacak yurttaşa hangi tetkikleri yapalım“ sorusuna aynı standart cevabı vermeyeceğini kaydeden Atakan, şunları söyledi: “Herkese aynı testi yapalım mantığı bilimsel değildir. 18 yaşındaki genç bir erkek ile 70 yaşında ve ilave hastalıkları bulunan bir kadın hastaya aynı tetkiklerin yapılması söz konusu olamaz. Önceden tespit edildiğinde tedavisi mümkün olan, geç kalındığında hastaya, ülke ekonomisine olumsuz etkileri önlenemez olan hastalıkların erken tespiti-tedavisi için dünya üzerinde birçok gelişmiş ülke tarama testleri yürütmektedir. Check up adı verilen sağlık hizmeti, uluslararası bir sağlık hizmeti kalitesi ölçütü değildir. Rutin olarak tüm yurttaşlarımıza ithal kitlerle yapılacak olan gereksiz tetkiklerin kabul edilebilir bir tarafı yoktur. Bu ithal tetkiklerin sonuçları ise vatandaşımızda muhtemelen daha yoğun bir kafa karışıklığına sebep olacak, ikinci ve üçüncü basamak sağlık sunucularında asıl hizmetten faydalanması gereken hastalarımız gereksiz müracaatlar sonucu oluşan yoğunluk nedeniyle mağduriyet yaşayacaklardır.”
Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası’ndan yapılan açıklamada ise özetle şu ifadelere yer verildi: “Söze her zaman olduğu gibi birinci basamağın güçlendirilmesi diye başlamışlardı. İzlem yok, tedavi yok, koruma yok, önleme yok, ne var? Sadece ölçüm, tetkik isteme ve sonra hastaneye hasta gönderme var. Check-up diye önümüze atılan genelgede sadece yapılacak tahlillerin yıllık tutarı 1 milyar lirayı bulmaktadır, 2018 aile hekimliği için ayrılan bütçenin tümü 7 milyar lira değildir. Halkımızı kandırmak ve onları hastanelere müşteri etmek için kullanılacak bu uygulama için israf edilecek olan parayı yeni aile sağlığı merkezleri yapmak beşte biri boş duran aile sağlığı merkezlerine yeni ebe, hekim ve hemşire görevlendirmek için kullanmak akla, bilime ve vicdana uygun olan yaklaşımdır.”
Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimleri Kolu Yürütme Kurulu üyesi Dr. Recep Koç ise ASM’lerde check-up’ın yapılamayacağını anlattı. Koç, “ Check-up denilen 18 yaşından itibaren her kişiye yılda bir kez defa kolesterol, karaciğer, idrar tahlili, kan sayımı, EKG çekimi gibi işlemlerin yapılması… Burada örneğin EKG okunması çok önemli. Hekim EKG’yi yanlış okursa ve hastada ilerleyen zamanlarda bir sorun çıkarsa, hekim -hasta karşı karşıya kalır. 18 yaşından itibaren her kişiye EKG’nin çekilmesi, bütün bu tahlillerin yapılması israftır, laborotuvar masraflarına yazıktır” dedi. “ Check-up’ın kriterleri olmalı” diyen Koç “ Check-up tamamen ticari bir durum. Bu uygulamanın yaklaşan yerel seçimlere yatırım olarak görüyorum. Check-up’un amacı nedir? Özel hastanelere sevkleri arttırmak mıdır?” diye sordu.
***
İlgili AA ve Denizli yereli için haberler:
Aile sağlığı merkezlerinde vatandaşların sağlık durumları hakkında muhtemel hastalıkları daha ortaya çıkmadan önlemek için check-up uygulaması devreye girdi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Halk Sağlığı Haftası” dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, toplumsal çevrenin sağlık üzerindeki etkilerini inceleyen koruyucu hekimlik çalışmalarını yürüten, hastalıklara sebep olan etkenleri inceleyen ve bireylerin hastalanmasına meydan vermeden sebepleri bertaraf eden tıp alanı olduğunu ifade etti.
Herkesin sağlıklı bir çevrede, sağlıklı ve uzun bir hayat sürme hakkı olduğunu vurgulayan Koca, bunu gerçekleştirmek için de sağlığı kötüleştiren nedenleri ve toplumdaki hastalık risklerini ortadan kaldırma sorumluluklarının bulunduğunu, bu amaca yönelik davranılmasıyla daha sağlıklı bir toplum hedefine ulaşılabileceğini söyledi.
Koca, Halk Sağlığı Haftası dolayısıyla tedavi edici uygulamaların gerekliliği kadar insan sağlığının korunması ve yaşamın her dönemini sağlıklı ve kaliteli geçirmelerinin gerekliliğine dikkati çekerek, bu bilinçle çalışmaları yoğun bir şekilde yürüttüklerini vurguladı.
“1 milyonu aşkın bebeğimizi ve 2 milyondan fazla okul çağı çocuğumuzu aşılıyoruz”
Bakanlığın halk sağlığı çalışmaları hakkında bilgi veren Fahrettin Koca, 8 bine yakın aile sağlığı merkezinde 26 bine yaklaşan aile hekimliği birimleri ile vatandaşların mahallerinde hizmet aldığını belirtti.
Koruyucu sağlık hizmetlerinin anne karnında başladığına işaret eden Koca, “Geleceğimizin teminatı olan gelecek nesillerimizin sağlığını korumak adına 13 hastalığa karşı bir milyonu aşkın bebeğimizi ve 2 milyondan fazla okul çağı çocuğumuzu aşılıyoruz. Kısa zamanda bu aşılarımızı ülkemizde üretmeyi hedefliyoruz. Bebeklerimizde olması muhtemel doğumsal ve genetik hastalıkları erkenden teşhis ve tedavi edebilmek için taramalar yapıyoruz. Çocuklarımızın psikososyal gelişimlerini takip edip destekleyerek sağlıklı nesillere yatırım yapıyoruz.” dedi.
“Aile hekiminden randevu alınacak”
Sağlık Bakanı Koca, bu yıl başlatılan risk tarama programı ile aile sağlığı merkezlerinde vatandaşların sağlık durumları hakkında farkındalık oluşturmak ve muhtemel hastalıkların daha ortaya çıkmadan önlemeyi amaçladıklarını belirterek, şöyle devam etti:
“Aile hekimlerimiz tarafından verilen bu hizmetten faydalanmak isteyen vatandaşlarımız internetten veya 182 numaralı çağrı merkezimizi arayarak Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) üzerinden aile hekimlerinden randevu alarak ücretsiz olarak bu programdan istifade edebileceklerdir. Bu tarama programı sayesinde vatandaşlarımıza yaş, cinsiyet ve risk gruplarına göre check-up programlarında uygulanan kan basıncı, kan şekeri, kolesterol ve yağ düzeyleri, EKG (kalp grafisi), idrar tahlilleri, karaciğer ve böbrek fonksiyon testleri ile kanser taraması hizmetlerini vereceğiz.”
Koca, “Sağlıklı nesiller ve sağlıklı toplumlar, bilinçli ve sağlıklı annelerin eseri olacaktır” anlayışı ile 15-49 yaş arası tüm kadınlara yönelik bilgilendirme, eğitim ve evlilik öncesi danışmanlık hizmetleri verdiklerini vurgulayarak, Toplum Sağlığı Merkezleri ve hastanelerde açılan bilgilendirme sınıfları ile anne adaylarını daha sağlıklı bebeklere sahip olabilmeleri ve sağlık içinde büyütebilmeleri için eğitim verdiklerini söyledi.
“Kanserde erken teşhis hayat kurtarır” prensibiyle meme, rahim ağzı, kalın bağırsak kanserlerine karşı tarama programlarının da yürütüldüğünü ifade eden Koca, bu sayede yılda 5 milyon vatandaşa eriştiklerini bildirdi.
Tütün kullanımını azaltmak, gençleri tütün kullanımına başlamaktan uzak tutmak ve yüzde 70’i tütün kullanmayan vatandaşların haklarını koruyabilmek amacıyla ile 171 ve 191 numaralı çağrı merkezlerinin 7 gün 24 saat canlı operatör desteği ile hizmet vermeye devam ettiğini dile getiren Koca, tütünle mücadele ekiplerinin de sahada kesintisiz denetim ve halka yönelik bilinçlendirme çalışmalarını yürüttüğünü kaydetti.
Denizli İl Sağlık Müdürlüğü ‘de hızlı davrandı:
Cumhurbaşkanlığı 100 günlük İcraat Programına istinaden, Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan 100 günlük eylem planı kapsamında Aile Hekimleri tarafından Denizli’de yaklaşık 125 bin kişiye yapılması hedeflenen Check-Up hizmeti Valimiz Hasan Karahan’a yapılan ilk tarama ile başlatıldı.
Cumhurbaşkanlığı 100 Günlük İcraat Programına istinaden Sağlık Bakanlığı tarafından 100 Günlük Eylem Planı hazırlanmış olup, bu kapsamda Türkiye genelinde 10 Milyon, Denizli’de de 125 bin kişiye Aile Hekimleri tarafından Check-Up yapılması hedeflenmiştir. Bu doğrultuda vatandaşların bilgilendirilmesi ve özellikle 3-9 Eylül Halk Sağlığı Haftası olması vesilesiyle Birinci Basamak Sağlık Hizmetlerine dikkat çekmek ve eylem planını hayata geçirmek için Valimiz Hasan Karahan tarafından Cumhuriyet Aile Sağlığı Merkezi’ne ziyaret gerçekleştirildi.
Ziyarette; Denizli İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. Berna Öztürk, Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanı Dr. Aytekin Polat ve sağlık çalışanları hazır bulundu.
Denizli İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. Berna Öztürk 3-9 Eylül Halk Sağlığı Haftası etkinlikleri çerçevesinde Denizli’de yürütülen çalışmalar hakkında Valimiz Hasan Karahan’a bilgi verdi. Hafta boyunca Denizli Merkez ve ilçelerde stant açarak afiş, broşür dağıttıklarını vatandaşlara boy, kilo ve kan şekeri ölçümü yaptıklarını söyleyen Uz. Dr. Berna Öztürk Denizli’de başlatılacak Check- Up hizmetinden bahsetti.
Aile Hekimleri tarafından yürütülecek hizmetle Denizli’de 125 bin kişinin Check – Up’tan geçeceğinin altını çizen Öztürk; “ Check – Up sağlıklı vatandaşların genel sağlık durumlarını öğrenmeleri için sağlıklıyken uygulanması gereken bir programdır. Kişi herhangi bir rahatsızlığı olduğunda zaten hekime başvuracak gerekli incelemeleri yaptıracaktır. Önemli olan, belirgin bir rahatsızlık oluşmadan önce birtakım şeylerin önlemini alabilmektir. Böylelikle birçok vatandaşımıza bu vesileyle hızlı bir şekilde ulaşmayı hedefliyoruz” dedi.
Valimiz Hasan Karahan İl Sağlık Müdürü Uz. Dr. Berna Öztürk’ten bilgileri aldıktan sonra tansiyon, kan tahlili ve kilo ölçümü yaptırarak Check-Up hizmetine Denizli’de start verdi.
Aile hekimleri tarafından ücretsiz olarak yapılacak Check Up hizmeti kapsamında; Sigara kullanımı ile ilgili sorgulama, Boy, Kilo, Tansiyon ölçümü, EKG çekimi, Kan tahlilleri (Tam Kan Sayımı, kolesterol, şeker, Karaciğer-böbrek-Tiroid fonksiyon testleri), İdrar Tahlili, kanser tarama programlarına göre gerekli muayene ve tetkikler de yapılabilecek.
Kaynak: Cumhuriyet, AA, Pamukkalehaber
Başka Bir Denizli… Başka Bir Ülke… Başka Bir Dünya… MÜMKÜN…